☊ TCL02
Müzik şefi için - Davut'un mezmuru
1. Ne zamana dek, ya RAB,
Sonsuza dek mi beni unutacaksın?
Ne zamana dek yüzünü benden gizleyeceksin?
2. Ne zamana dek içimde tasa,
Yüreğimde hep keder olacak?
Ne zamana dek düşmanım bana üstün çıkacak?
3. Gör halimi, ya RAB, yanıtla Tanrım,
Gözlerimi aç, ölüm uykusuna dalmayayım.
4. Düşmanlarım, "Onu yendik!" demesin,
Sarsıldığımda hasımlarım sevinmesin.
5. Ben senin sevgine güveniyorum,
Yüreğim kurtarışınla coşsun.
6. Ezgiler söyleyeceğim sana, ya RAB,
Çünkü iyilik ettin bana.
1. Hakkımı ara, ey Tanrı,
Savun beni vefasız ulusa karşı,
Kurtar hileci, haksız insandan.
2. Çünkü sen Tanrım, kalemsin;
Neden beni reddettin?
Niçin düşmanlarımın baskısı altında
Yaslı gezeyim?
3. Gönder ışığını, gerçeğini,
Yol göstersinler bana,
Senin kutsal dağına, konutuna götürsünler beni.
4. O zaman Tanrı'nın sunağına,
Neşe, sevinç kaynağım Tanrı'ya gideceğim
Ve sana, ey Tanrı, Tanrım benim,
Lirle şükredeceğim.
5. Neden üzgünsün, ey gönlüm,
Neden içim huzursuz?
Tanrı'ya umut bağla,
Çünkü O'na yine övgüler sunacağım;
O benim kurtarıcım ve Tanrım'dır.
Asaf'ın mezmuru
1. Tanrı gerçekten İsrail'e,
Yüreği temiz olanlara karşı iyidir.
2. Ama benim ayaklarım neredeyse tökezlemiş,
Adımlarım az kalsın kaymıştı.
3. Çünkü kötülerin gönencini gördükçe,
Küstahları kıskanıyordum.
4. Onlar acı nedir bilmezler,
Bedenleri sağlıklı ve semizdir.
5. Başkalarının derdini bilmez,
Onlar gibi çile çekmezler.
6. Bu yüzden gurur onların gerdanlığı,
Zorbalık onları örten bir giysi gibidir.
7. Şişmanlıktan gözleri dışarı fırlar,
İçleri kötülük kazanı gibi kaynar.
8. İnsanlarla eğlenir, kötü niyetle konuşur,
Tepeden bakar, baskıyla tehdit ederler.
9. Göklere karşı ağızlarını açarlar,
Boş sözleri yeryüzünü dolaşır.
10. Bu yüzden halk onlardan yana döner,
Sözlerini ağzı açık dinler.
11. Derler ki, "Tanrı nasıl bilir?
Bilgisi var mı Yüceler Yücesi'nin?"
12. İşte böyledir kötüler,
Hep tasasız, sürekli varlıklarını artırırlar.
13. Anlaşılan boş yere yüreğimi temiz tutmuşum,
Ellerimi yıkamışım suçsuzum diye.
14. Gün boyu içim içimi yiyor,
Her sabah azap çekiyorum.
15. "Ben de onlar gibi konuşayım" deseydim,
Senin çocuklarına ihanet etmiş olurdum.
16. Bunu anlamak için düşündüğümde,
Zor geldi bana,
17. Tanrı'nın Tapınağı'na girene dek;
O zaman anladım sonlarının ne olacağını.
18. Gerçekten onları kaygan yere koyuyor,
Yıkıma sürüklüyorsun.
19. Nasıl da bir anda yok oluyor,
Siliniveriyorlar dehşet içinde!
20. Uyanan birisi için rüya nasılsa,
Sen de uyanınca, ya Rab,
Hor göreceksin onların görüntüsünü.
21. Kalbim kırıldığında,
İçim acı dolduğunda,
22. Akılsız ve bilgisizdim,
Karşında bir hayvan gibi.
23. Yine de sürekli seninleyim,
Sağ elimden tutarsın beni.
24. Öğütlerinle yol gösterir,
Beni sonunda yüceliğe eriştirirsin.
25. Senden başka kimim var göklerde?
İstemem senden başkasını yeryüzünde.
26. Bedenim ve yüreğim tükenebilir,
Ama Tanrı yüreğimde güç,
Bana düşen paydır sonsuza dek.
27. Kuşkusuz yok olacak senden uzak duranlar,
Ortadan kaldıracaksın sana vefasızlık edenleri.
28. Ama benim için en iyisi Tanrı'ya yakın olmaktır;
Bütün işlerini duyurayım diye
Sığınak yaptım Egemen RAB'bi kendime.
Davut'un mezmuru
1. RAB'be övgüler sun, ey gönlüm!
O'nun kutsal adına övgüler sun, ey bütün varlığım!
2. RAB'be övgüler sun, ey canım!
İyiliklerinin hiçbirini unutma!
3. Bütün suçlarını bağışlayan,
Bütün hastalıklarını iyileştiren,
4. Canını ölüm çukurundan kurtaran,
Sana sevgi ve sevecenlik tacı giydiren,
5. Yaşam boyu seni iyiliklerle doyuran O'dur,
Bu nedenle gençliğin kartalınki gibi tazelenir.
6. RAB bütün düşkünlere
Hak ve adalet sağlar.
7. Kendi yöntemlerini Musa'ya,
İşlerini İsrailliler'e açıkladı.
8. RAB sevecen ve lütfedendir,
Tez öfkelenmez, sevgisi engindir.
9. Sürekli suçlamaz,
Öfkesini sonsuza dek sürdürmez.
10. Bize günahlarımıza göre davranmaz,
Suçlarımızın karşılığını vermez.
11. Çünkü gökler yeryüzünden ne kadar yüksekse,
Kendisinden korkanlara karşı sevgisi de o kadar büyüktür.
12. Doğu batıdan ne kadar uzaksa,
O kadar uzaklaştırdı bizden isyanlarımızı.
13. Bir baba çocuklarına nasıl sevecen davranırsa,
RAB de kendisinden korkanlara öyle sevecen davranır.
14. Çünkü mayamızı bilir,
Toprak olduğumuzu anımsar.
15. İnsana gelince, ota benzer ömrü,
Kır çiçeği gibi serpilir;
16. Rüzgar üzerine esince yok olur gider,
Bulunduğu yer onu tanımaz.
17-18. Ama RAB kendisinden korkanları sonsuza dek sever,
Antlaşmasına uyan
Ve buyruklarına uymayı anımsayan soylarına adil davranır.
19. RAB tahtını göklere kurmuştur,
O'nun egemenliği her yeri kapsar.
20. RAB'be övgüler sunun, ey sizler, O'nun melekleri,
O'nun sözünü dinleyen,
Söylediklerini yerine getiren güç sahipleri!
21. RAB'be övgüler sunun, ey sizler,
O'nun bütün göksel orduları,
İsteğini yerine getiren kulları!
22. RAB'be övgüler sunun,
Ey O'nun egemen olduğu yerlerdeki bütün yaratıklar!
RAB'be övgüler sun, ey gönlüm!
Davut'un hac ilahisi
1. Ne iyi, ne güzeldir,
Birlik içinde kardeşçe yaşamak!
2. Başa sürülen değerli yağ gibi,
Sakaldan, Harun'un sakalından
Kaftanının yakasına dek inen yağ gibi.
3. Hermon Dağı'na yağan çiy
Siyon dağlarına yağıyor sanki.
Çünkü RAB orada bereketi,
Sonsuz yaşamı buyurdu.
1. Bilge kişi terbiye edilmeyi sever,
Alaycı kişi azarlansa da aldırmaz.
2. İyi insan ağzından çıkan sözler için ödüllendirilir,
Ama hainlerin soluduğu zorbalıktır.
3. Dilini tutan canını korur,
Ama boşboğazın sonu yıkımdır.
4. Tembel canının çektiğini elde edemez,
Çalışkanın istekleriyse tümüyle yerine gelir.
5. Doğru kişi yalandan nefret eder,
Kötünün sözleriyse iğrençtir, yüzkarasıdır.
6. Doğruluk dürüst yaşayanı korur,
Kötülük günahkârı yıkar.
7. Kimi hiçbir şeyi yokken kendini zengin gösterir,
Kimi serveti çokken kendini yoksul gösterir.
8. Kişinin serveti gün gelir canına fidye olur,
Oysa yoksul kişi tehdide aldırmaz.
9. Doğruların ışığı parlak yanar,
Kötülerin çırası söner.
10. Kibirden ancak kavga çıkar,
Öğüt dinleyense bilgedir.
11. Havadan kazanılan para yok olur,
Azar azar biriktirenin serveti çok olur.
12. Ertelenen umut hayal kırıklığına uğratır,
Yerine gelen dilekse yaşam verir.
13. Uyarılara kulak asmayan bedelini öder,
Buyruklara saygılı olansa ödülünü alır.
14. Bilgelerin öğrettikleri yaşam kaynağıdır,
İnsanı ölüm tuzaklarından uzaklaştırır.
15. Sağduyulu davranış saygınlık kazandırır,
Hainlerin yoluysa yıkıma götürür.
16. İhtiyatlı kişi işini bilerek yapar,
Akılsız kişiyse ahmaklığını sergiler.
17. Kötü ulak belaya düşer,
Güvenilir elçiyse şifa getirir.
18. Terbiye edilmeye yanaşmayanı
Yokluk ve utanç bekliyor,
Ama azara kulak veren onurlandırılır.
19. Yerine getirilen dilek mutluluk verir.
Akılsız kötülükten uzak kalamaz.
20. Bilgelerle oturup kalkan bilge olur,
Akılsızlarla dost olansa zarar görür.
21. Günahkârın peşini felaket bırakmaz,
Doğruların ödülüyse gönençtir.
22. İyi kişi torunlarına miras bırakır,
Günahkârın servetiyse doğru kişiye kalır.
23. Yoksulun tarlası bol ürün verebilir,
Ama haksızlık bunu alıp götürür.
24. Oğlundan değneği esirgeyen, onu sevmiyor demektir.
Seven baba özenle terbiye eder.
25. Doğru kişinin yeterince yiyeceği vardır,
Kötünün karnıysa aç kalır.