8. Bölüm Söze Gerek Kalmadan Kazanın

Bunun gibi, ey kadınlar,
siz de kocalarınıza bağımlı olun.
Öyle ki, kimileri Tanrı sözüne inanmasa bile,
Tanrı korkusuna dayanan temiz yaşayışınızı
görerek söze gerek kalmadan karılarının
yaşayışıyla kazanılsınlar.

-1 Peter 3:1

wRYM TUR Cover

Bu bölümde Tanrı'nın Sözü'nden öğreneceğiz, çünkü kocalarımız bizim üstümüzdür, kullandığımız sözcükler sadece boş sözcüklerden ibaret olmakla kalmayıp bazen tehlikeli de olabiliyor. Şimdi birçoğumuz endişelerimizi Tanrı'ya söylemek yerine, farkında olmayarak kocalarımızı ikna etmeye ya da onları uyarmaya çalışarak "kötü meyveler" veriyoruz. Kocanıza söylemek istediğiniz her şeyi önce Tanrı'ya söylemeniz gerektiğini öğreneceğiz.

Kocalarımız Tanrı Sözü'nden çıktıklarında, Kutsal Kitap'ta bize söylendiği gibi onlara saygılı bir tavırla yaklaşarak ve Tanrı'nın onlara bizim üzerimizde olmaları yetkisini vermesine dayanarak kocalarımızı "söze gerek kalmadan" kazanacağız.

Söze Gerek Kalmadan Kazanın

Bir konu hakkında endişe duyduğumda, kocamla bunu tartışmalı mıyım? Hayır.

Tanrı'dan kocanızla konuşmasını isteyin. Korkularımızı, endişelerimizi ve hatta arzularımızı kocalarımızla tartışmamalıyız. Bunun yerine, önce en yücelerde olan; Cennetteki Babamız'ın yardımına başvurmalıyız. Rab'den yüreğinizde olanları kocanızla konuşmasını isteyin (çünkü Rab açıkça tüm insanların üstüdür).

Yönetim sırası budur: "Ama şunu da bilmenizi isterim: Her erkeğin başı Mesih, kadının başı erkek, Mesih'in başı da Tanrı'dır" (1. Korintliler 11:3). Kocanızdan yardımını ya da yol göstermesini istemek yerine, Tanrı'nın yüzünü aramalısınız. Ardından bir çıkmazla karşılaşıyorsanız Kutsal Yazılar'da sorularınızın cevabını arayın. Bu şekilde Rab'bin sizinle konuştuğu şeyler yüreğinize dolacaktır. O ayetin altını çizin ve her şeyi Rab'be bırakın.

Kocanızın Yolundan Çekilin!

Kocanızın yolundan çekilin. "Ne mutlu o insana ki, kötülerin öğüdüyle yürümez, günahkârların yolunda durmaz… Ancak zevkini RAB'bin Yasası'ndan alır ve gece gündüz onun üzerinde derin derin düşünür" (Mezmurlar 1:1-2). Kocalarınızın yolundan çekilin; sizin onun üzerinde yetkiniz yok! İkinci ayet bize ne yapmamız gerektiğini söyler: O'nun sözleri üzerinde derin derin düşünmeli ve kocanızı Tanrı'nın ellerine bırakmalısınız. Kocanızı tek değiştirecek olan Tanrı'dır; kocanız bile kendini değiştiremez.

Günahkârların yolunda durmaz. "Ne mutlu o insana ki, kötülerin öğüdüyle yürümez, Günahkârların yolunda durmaz alaycıların arasında oturmaz" (Mezmurlar 1:1). Rab'bin Sözü'ne karşı itaatsiz olan kocanızla ilgilendiğinizde, ona "serbestlik vermenizin" dereceleri olmalıdır. Bir kadın zamanında eve gelmeyen kocasına çok soru sorararak polislik "taslamamalı", ona sokağa çıkma yasağı vermemeli ya da onu "sessizlikle" cezalandırmamalıdır.

Bir kadın eğer kocasının onu başka bir kadınla aldattığını öğrenirse, onu takip etmeyerek ve onunla yüzleşmeyerek peşini bırakmalıdır ve bu zamanı "uyanış" olarak değerlendirmelidir yoksa beraber olduğu kadın onu sizden boşanması için ya da sizi terk etmesi için zorlayacaktır. Eğer bu aşamada sizi terkederse, ve kadın gitmesine izin vermek yerine onun yanında durmaya devam ederse, boşanması için büyük olasılıkla eşinizi zorlayacaktır çünkü bu karısının peşinden gitmesini durduracaktır. Ancak, eğer hala peşinden gidiyorsa, erkeğin diğer kadınla evlendiğini göreceksiniz.

Onu özgür bırakmak yerine hala ona engel oluyorsa, muhtemelen çok daha güçlü ikinci bir evlilik yaptığını göreceksiniz. Kocası yeniden evlenmiş olan, ancak hala kocalarının ismini Noel kartlarına yazan ve teşekkür notları atan şahsen tanıdığım kadınlar var. Ayrıca çarpık görüşleriyle, cinsel ilişki kurmaya devam ederken vicdan azabı çekmiyorlar. Bir koca temel olarak iki karısı olabildiğine ikna olursa, çok nadir olarak boşanma görülür.

Kocasına her zaman serbestlik vermeyen bir eşin eski kocası ve onun yeni karısı, kendi çocuklarının olmasını bir çare olarak görecektir çünkü bunun eski karısının ümitlerinin yıkılmasını sağlayacağını ve eski kocasının peşini bırakacağını düşünecekler. Bazı kadınlar bana Tanrı'ya karşı kızgınlık ve öfke duyduklarını yazıyorlar çünkü Tanrı kocalarının sevgililerinin rahmini kapatmadı. Yine de kocalarına serbestlik vermenin ve onları anlayışlı ve sakin ruhla elde etme konusunda İncil'in ilkelerini izlemedikleri için başarısız olduklarını kabul etmiyorlar. Bazen bir koca, sevgilisini ya da ikinci eşini boşar, ilk karısına geri dönmez, bunun yerine onu mutlu edecek başka birini arar! (Teşvik için, 12. bölümün sonunda bulunan "Tanrı'yı Aramak" başlığının sonundaki tanıklığı okuyun. Bu kadın kendini alçaltarak kocasının gitmesine izin verdi, Tanrı'ya kızmadı ve kocasıyla tekrar evlendikten sonra evliliği düzeldi.)

Yakasından düşün ve dua edin! Evinizin şifa bulması için dua edin. "Bu nedenle, şifa bulmak için günahlarınızı birbirinize itiraf edin ve birbiriniz için dua edin. Doğru kişinin yalvarışı çok güçlü ve etkilidir" (Yakup 5:16). Eğer konuşursanız, kelimelerinizi dikkatlice seçmeniz çok önemlidir!

Kocanızın Tanrı'ya yönelmesi için yalnız olarak dua edin. Kocanızın yaptıklarından sorumlu olmadığınızı da anlamalısınız; kocanız eylemlerinden ötürü Tanrı'ya karşı sorumludur. "Herkes kendi arzularıyla sürüklenip aldanarak ayartılır" (Yakup 1:14). Ağzınızı kapatın; kocanızın yolundan çekilin.

Kadınlar kocalarına çocuklarından biriymiş gibi davranmaya bayılır. Bu tür bir annelik yaklaşımı herhangi bir erkeği uzaklaştıracak ve ondan erkeklik hissiyatını alacaktır. Sonra, ona erkek olduğunu hatırlatacak bir kadın ortaya çıktığında karısını diğer kadın için terkedecektir.

Uygun davranın. "Herkes, baştaki yönetime bağlı olsun. Çünkü Tanrı'dan olmayan yönetim yoktur. Var olanlar Tanrı tarafından kurulmuştur. Bu nedenle, yönetime karşı direnen, Tanrı buyruğuna karşı gelmiş olur. Karşı gelenler yargılanır" (Romalılar 13:1-2).

Kocanız Tanrı'nın atadığı kişidir. Yönetimine karşı geldiğiniz için, şu anki duruma geldiniz. İtaat edin ve kendinizi ona şimdi adayın, Tanrı'nın Sözü'nü yücelttiğiniz gibi, Tanrı da kocanızın yüreğini değiştirecek ve onun eve dönmesini sağlayacaktır.

Kötülüğü iyilikle yen. Kötülüğe olan tepkiniz, sizi izleyenlere, kocanıza ve Tanrı'ya, kalbinizden geçenleri söyler. "Kötülüğe yenilme, kötülüğü iyilikle yen" (Romalılar 12:21). Bu gerçekleşecek ancak hazırlıklı olmalısınız. "Çünkü bilirsiniz ki, imanınızın sınanması dayanma gücünü yaratır" (Yakup 1:3).

Bu fırsatı kocanızla bereketli bir zaman olarak değerlendirin. "Kötülüğe kötülükle, sövgüye sövgüyle değil, tersine, kutsamayla kar- şılık verin. Çünkü kutsanmayı miras almak için çağrıldınız" (1. Petrus 3:9). Kutsama ya da kibar sözcükleri reddederek, sövgü dolu ya da incitici sözler kullanırsanız, durumunuz anında değişecektir.

Ancak, çoğu kadın enerjilerini kendilerini savunmak ya da sorunu tartışmak için harcarlar. Olanların sorumluluğunu üstlenmeleri için eşlerine ulaşmaya çalışırken, durumları düzelmez. "Koyun gibi kesime götürüldü; kırkıcının önünde kuzu nasıl ses çıkarmazsa, O da öylece ağzını açmadı" (Elçilerin İşleri 8:32).

Bu kadınlar, evliliklerini düzeltmelerini engelleyen şeylerin ne olduğunu bana e-mail atarak soran kadınlardır. Aşağılayıcı ve küçümseyen davranışlarını duyduğumda nedenin ne olduğunu anladım! Söylediklerimi alçakgönüllülükle kabul edebilir misiniz? Yapamıyorsanız, kocanızın neden sizi terk etmeyi seçtiğini merak ediyor musunuz? "Bilge kadın evini yapar, ahmak kadın evini kendi eliyle yıkar" (Süleyman'ın Özdeyişleri 14:1). (Teşvik için, 12. bölümün sonunda bulunan "Tanrı'yı Aramak" başlığının sonundaki tanıklığı okuyun. Bu kadın kendini alçaltarak kocasının gitmesine izin verdi, Tanrı'ya kızmadı ve kocasıyla tekrar evlendikten sonra evliliği düzeldi).

Sevemediklerinizi sevme konusuna odaklanın! Kocanızı sevip ona saygı duyduğunuzda, sevilmez, kaba ve günahkâr olsa bile, ona koşulsuz sevgiyi gösterin. "Eğer yalnız sizi sevenleri severseniz, ne ödülünüz olur? Vergi görevlileri de öyle yapmıyor mu?" (Matta 5:46). Tanrı'ya yüreklerinizi verin. Eğer Rab'den isterseniz, kocanızı sevmeniz konusunda size yardım edecektir.

Barıştırma görevi. Tanrı'nın çocukları olarak, Tanrı sevgisinin elçileri olacağız ve bu başkalarını Rab'be getirecektir. "Mesih'in adına elçilik ediyoruz... (2 Korintliler 5:20). "Tanrı, Mesih aracılığıyla...bize barıştırma görevini verdi. Şöyle ki Tanrı, insanların suçlarını saymayarak... barıştırma sözünü bize emanet etti" (2. Korintliler 5:18-19).

Sayıyor musunuz? Başkalarına kocanızın günahlarını anlatırken, kocanızın günahları ve eksik yönleri zihninizde dönüp duruyor mu? Unutmayın, Tanrı'nın merhameti her sabah yenilenir, peki ya sizin merhametiniz?

Önceliğimiz. "Neden günahkâr olan eşime hizmet edeyim?" diye soruyor olabilirsiniz. Yanıt şudur: "Başkalarına gerçekten yardımcı olabilmemiz için önce kocalarımıza ve çocuklarımıza yardımcı olmalıyız. 'Önceliğimiz' ilk onlar olmalı."

Tabii ki, biz hazır olmadan önce Tanrı'nın işlerinde; kilisemizde, çevremizde ve iş yerimizde hizmet ediyoruz ve evde hizmet etmeyi ihmal ediyoruz! Eğer kocanızı veya çocuklarınızı Rab'be getirmediyseniz kaybolmuşlara nasıl ulaşacaksınız?

Pek çok kadın, inanmayan biriyle yaşamak zorunda olan mağdurlar gibi davranıyor. Oysa onlar kocalarını veya çocuklarını Rab'den uzak tutanlardır. Hizmetlere katılan ve daha sonra kibirli ve ruhsal davranan bir ferisi, kaybolmuşları Rab ile ilişki kurmak istemekten alıkoyuyor! Bu siz misiniz?

Tanrı kocalarımızı değiştirmeden önce elimizdekiyle yetinmemizi öğrenmemizi istiyor. Eğer hala durumunuz için sızlanıyor ya da şikayet ediyorsanız, yerinizde saymaya hazır olun. Pavlus'un hayatında elindekiyle nasıl yetindiğini görebiliriz: "Buna ihtiyacım olduğu için söylemiyorum. Çünkü ben her durumda eldekiyle yetinmeyi öğrendim. Yoksulluk çekmeyi de bilirim, bolluk içinde yaşamayı da. İster tok ister aç, ister bolluk ister ihtiyaç içinde olayım, her durumda, her koşulda yaşamanın sırrını öğrendim" (Filipililer 4:11-12).

Pavlus'tan sıklıkla duyduğumuz ayet: "Beni güçlendirenin aracılığıyla her şeyi yapabilirim" (Filipililer 4:13). Eldekiyle yetinmeyi öğrenene kadar zorluk çekecekseniz.

Teselli Eder

Kadınlar bize geldiklerinde şunları öğrenmek istiyorlar: "Yıllarca hayatımızı sarsan yıkımla nasıl başa çıkıp, yıkımın üstesinden gelebilirim? Bu acıdan ve bu karmaşadan nasıl kurtulabilirim?" Cevap, gerçeği ve bilgeliği arayarak. Süleyman'ın Özdeyişleri şöyle der, "Gerçeği satın al ve satma; bilgeliği, terbiyeyi, aklı da." Yüreğimin arzusu sizi özgür kılmak için gerçeği sizinle paylaşmaktır... "Gerçeği bileceksiniz ve gerçek sizi özgür kılacak" dedi (Yuhanna 8:32).

Kocanızın ister küfür, ister içki, uyuşturucu ya da pornografi problemi olsun, sizi temin ediyorum ki, bu kitaptaki tüm ilkeler evliliğinizi düzeltmeye yardımcı olacak. Hizmetimize başvuran kadınların çoğunun eşinin zina, içki, uyuşturucu ya da taciz sorunları var. Bu kadınlar kocalarını utandırmak istemedikleri için tanıklıkların çoğu bu günahları yansıtmıyor (kendi tanıklığım bile), başka durumlar vardı, ancak bu kitaptaki ve özellikle Bilge Kadın'daki ilkeleri izleyerek aştılar. Tutumunda ve sözlerinde kocasına saygılı olan bir kadın, teslimiyet ruhu ile birlikte, kötü davranışlarını değiştirecektir. Tanrı bunu garanti eder!

Kocanızın Günahlarıyla İlgilenme

Eğer kocanızın herhangi bir günahı varsa, karısı olarak bununla nasıl ilgilenebilirsiniz? Dünyanın yaptığı gibi değil tabi ki! Dünyanın yolları yıkıma neden olacak, ancak Tanrı'nın ilkeleri zafer getirecektir. İşte size Tanrı'nın Sözü'nden bir reçete:

Söze gerek kalmadan. Daha önce öğrendiğimiz gibi, çok saygılı bir şekilde sessiz kalacağız ve Tanrı'nın Sözü'ne itaatsiz oldukları zaman, onlarla konuşmaya çalışmayacağız. İncil'de bu konu açıkça belirtilmiştir (1. Petus 3:1-2 bölümünü okuyunuz). Kocanızla günahı hakkında konuşma yanlışını yapmayın; bunu sadece Tanrı ile konuşun. Ayrıca, başkalarıyla da bu konuda konuşmamanızı rica ediyorum. Bunu yaparsanız başınıza iki şey gelir. Birincisi, Rab'be karşı gelmiş olursunuz. "Yok ederim dostunu gizlice çekiştireni..." (Mezmurlar 101:5).

İkincisi, kocanızın günahlarını ve zayıf yönlerini başkaları bildiğinde, onun geri dönüp tövbe etmesi neredeyse imkansız hale gelir. Kilisedeki herkes, aileniz ve arkadaşlarınızın tümü onun zina işlediğini (veya başka bir günah) bildiğinde, onun geri dönmesi neredeyse imkansız hale gelir. Başkalarının günahlarını itiraf etmeyiz. Kendi günahlarını itiraf etmek, başkasını ifşa etmekten çok farklı. Aynı zamanda kendi lanetini de getiriyor. "Kenan'ın babası olan Ham babasının çıplak olduğunu görünce dışarı çıkıp iki kardeşine anlattı... Şöyle dedi: Kenan'a lanet olsun..." (Yaratılış 9:22-25).

Bu ayet, Mezmur 101:5'te daha önce okuduğumuz ayeti doğrular. Bize kimseyi çekiştirmememiz söylendi! Yine de, tüm yaşadıklarınızı sır olarak saklamanın çok zor olduğunun farkındayım. "... iç odanıza çekilip kapıyı örtün ve gizlide olan Babanız'a dua edin. Gizlilik içinde yapılanı gören Babanız sizi ödüllendirecektir" (Matta 6:6). Konuşacak kimseniz yoksa, yüreğinizi Tanrı'ya dökmeniz gerekir! Yine de kocanızı ve durumunuzu gerçekten değiştirebilecek tek kişi odur! Soran ya da dinleyen herkese söylediğimizde, telefonda saatlerce konuştuğumuzda, papazımıza ya da danışmanımıza içimizi döktüğümüzde, iç odamızda dua etme konusunda başarısızlığa uğrarız. Kadınları bunları yapma konusunda teşvik ediyorum. Kişisel olarak bunun işe yaradığını ve başka hiçbir çözümün olmadığını biliyorum.

Oruç. Günahın esaretinde olan bir kocayı esaretten özgür kılmanın en iyi yolu oruç tutmak ve onun için dua etmektir. "Benim istediğim oruç, haksız yere zincire, boyunduruğa vurulanları salıvermek, ezilenleri özgürlüğe kavuşturmak, her türlü boyunduruğu kırmak değil mi?" (Yeşaya 58:6). 16. bölümde oruçla ilgili daha fazla bilgi bulunmaktadır.

Kötülüğü iyilikle yen! Kötülüğü yenmenin bir diğer yolu da iyilik yapmaktır. "Kötülüğe yenilme, kötülüğü iyilikle yen" (Romalılar 12:21). İncil yalan söylemez. Günümüzün uzmanları sevgiyle ve kibar yaklaşarak size, ilaç almanız için, içki içmeniz için vb. şeyler için "izin verir." Kutsal Yazılar bize tersini söyler. Hangisine inanmayı ve uymayı seçeceksiniz? Sevgi sahip olduğumuz en güçlü silahlardan biridir ve işe yarayacağı garantidir. Rab bize düşmanlarımızla ya da bize zarar verenlerle nasıl başa çıkacağımız gerektiğini söyler. Tam günahının ortasında, şu anda kocanızı sevmek, iyilikle kötülüğü yenmektir!

Süleyman'ın Özdeyişleri 10:12 "...Sevgi her suçu bağışlar" sözünü veriyor.

1. Petrus 4:8 "Her şeyden önce birbirinizi candan sevin. Çünkü sevgi birçok günahı örter" diyor.

1. Korintliler 13:8 "Sevgi asla son bulmaz" diyerek bizi cesaretlendiriyor.

1. Selanikliler 5:15 "Sakın kimse kötülüğe kötülükle karşılık vermesin. Birbiriniz ve bütün insanlar için her zaman iyiliği amaç edinin" diye tembihte bulunuyor.

Romalılar 12:14-17 şu ilke üzerinde durur: "Size zulmedenler için iyilik dileyin. İyilik dileyin, lanet etmeyin. Sevinenlerle sevinin, ağlayanlarla ağlayın. Birbirinizle aynı düşüncede olun. Böbürlenmeyin; tersine, hor görülenlerle arkadaşlık edin. Bilgiçlik taslamayın. Kötülüğe kötülükle karşılık vermeyin. Herkesin gözünde iyi olanı yapmaya dikkat edin."

Matta 5:44-46'da İsa şunları söyledi: "Ama ben size diyorum ki, düşmanlarınızı sevin, size zulmedenler için dua edin... Eğer yalnız sizi sevenleri severseniz, ne ödülünüz olur? Vergi görevlileri de öyle yapmıyor mu?"

Tanıklık: Kocasına ayrılmak istediğini söyledi!

Öfkeli, kırgın ve açı çeken bir kadın hizmetimize geldi. Birçok yerde yardım arayan kadın, destek gruplarına, danışmanlara ve birçok kitaba başvurdu. Bunları kocasıyla yaşadığı sorunları çözmek için yaptı. Kocası bir "alkolikti" ve uyuşturucu "bağımlısıydı".

Usanmıştı! Birkaç kez yaptığı gibi kocasını evden kovmuştu. Herkesin tavsiyesine uyuyordu; ne yazık ki, hiçbir şey onun durumunu değiştiremiyor gibiydi ve kaçınılmaz olarak işler daha da kötüye gitti. Hizmetimizden öğrendikleri şey daha önce okuduğu veya duyduğu şeylerden farklıydı. Sonunda, gerçeği duyduğunu söyledi.

Sonunda problemlerinin sebeplerinin ona söylenenden tamamen farklı olduğunu öğrendiğini söyledi. Bize psikoloji ve saçma sapan düşüncelerle beyninin yıkandığını ve artık gerçeği ayırt edemediğini söyledi. Prensipleri okuduğunda, Tanrı'nın Sözü bir kılıç haline gelerek, her bir hücresine işledi!

Ne zaman kocasını evden kovsa, bu yaptığı baskının kendi üzerinde de tehlikeli sonuçları olduğunu öğrendi. İtaatsiz bir kocayı kazanmanın doğru yolunu öğrendi: söze gerek kalmadan. Dua ederek ve oruç tutarak, alkolik bir adamla nasıl baş etmesi gerektiğini öğrendi. Zorunlu bir ayrılığın zina etmeyi teşvik ettiğini ve denenmelerini her zaman abarttığını öğrendi.

Bir hafta içinde, bu kitapta listelenen her İncil ayetini okudu ve bu ayetlerin altını çizdi. Kocasına karşı olan davranışlarında Kutsal Kitap'ta hiçbir dayanak bulamamasına şaşırıp kaldı.

Hatta kilisesini aradı ve onlara yapmış olduğu şeyin gerçekten doğru olduğunu göstermeleri için yalvardı. Bu kitapta okuduğu Kutsal Yazılar'ı kötülemesi gerektiğini söyledi. Ona Kutsal Yazılar konusunda destek veremezlerdi. Sadece kocasını eve almamasını ve geri dönmesine izin vermemesi konusunda onu cesaretlendirdiler.

Bütün bu karmaşada, acısında ve öfkesinde, bu kadın tüm içtenliğiyle gerçeği arıyordu. Sonunda kocasından eve dönmesini istedi.

Daha sonra, evin başı olan kocasına evliliklerinde ilk kez, ruhsal lider olarak saygı gösterdi. Evlerinin yeniden inşası ne kolay ne de hızlıydı, ancak her zaman istikrar vardı. Kocası daha sonra, karısı onu terk ettiği için zina etmeyi planladığını itiraf etti. Kocası dokuz yıldan beri evinde, uyuşturucu ve alkol kullanmıyor! Hatta büyük bir kilisede papaz yardımcısı olarak hizmet ediyor.

Tanıklık: Kocası Alkolden Kurtuldu

Bir kadın hizmetimizle iletişim kurdu. Kocası içtiğinden ötürü dibe batmıştı. Alkolik eşler hakkında okuduğu her yöntemi uygulamaya çalışmıştı. Ancak, her toparlanmanın sadece geçici olduğunu anladı. Evlilikleri dağılıyordu.

Yabancılaşmıştı. Eğer kocası onu gerçekten sevseydi, içmeyi bırakırdı diye düşündü. Ancak kocası, kendisine olan davranışlarından dolayı artık sevilmediğine ikna olmuştu. Kötü muamelesinin sadece daha fazla içmesini sağladığını ve bu yüzden işlerin umutsuz olduğunu hissettiğini söyledi. Bize kocasını sevdiğini söyledi, ama tüm kitaplar ondan ayrılmasını söyledi, çünkü eşine bağımlıydı ve bu kocasının işine geliyordu. "Her şeyi denediğini" ve vazgeçmeye hazır olduğunu söyledi. Onu "Tanrı'yı aramaya" teşvik ettik. Bunu denediğini söyledi. Kocasını yüzleştirmek için papaza gittiğini söyledi, ancak bu sadece işleri daha da kötüleştirdi, kiliseyi terk etti.

Sonunda kendi sonuna yaklaştığında, Rab'be yakardı. Ertesi gün hizmetimizde çalışan bir kadınla tanıştı ve o kadın onun için dua etti. Sadece iki hafta sonra kocasının işte olduğunu düşündüğü zaman, kocası onu telefonla aradı. Teen Challenge'ta yardım arıyordu. Bu kadının kocası, üç ay sonra, gazap ateşinden geçerek Rab'de yeni bir adam oldu. Ailesinin ruhsal lideri oldu ve yeni kilisesinde hizmet etmeye başladı. Her yolu deneyebilirsiniz, ama denediğiniz bu yolların sizi düzlüğe çıkarmayacağı kesin, işleri daha da kötüleştiriyorsunuz. Yalnızca Tanrı'nın yolunu deneyin! Tanrı'nın peşinden gidin; O'na güvenin ve O durumunuzu anında değiştirecektir.

Onları Kışkırtmayın

Kutsal Kitap bizi uyarır "...düşman gözüyle bakma, onları savaşa kışkırtma" (Yasanın Tekrarı 2:19). Uyuşturucunun, alkolün veya zina yapan bir kadının baştan çıkarmasının etkisinde olan birini kışkırttığınızda, kendinizi büyük tehlikeye atarsınız. Süleyman'ın Özdeyişleri 18:6 şöyle der "Akılsızın dudakları çekişmeye yol açar, ağzı da dayağı davet eder."

Eğer fiziksel şiddet evliliğinizin bir parçası olmuşsa, bu ayetlere kulak vermelisiniz ve bunun sizin saygısız tavırlarınızdan ve başkaldıran yapınızdan kaynaklanmadığından emin olun. Tanrı, kadınları Söze itaatsiz olan kocalarımıza karşı saygılı bir tutumda sessiz kalmamız için bizi uyarır (1. Petrus 3:1-2 bölümünü okuyunuz). Tanrı aynı zamanda Efesliler 5:33 te şöyle der: "... Kadın da kocasına saygı göstersin."

Sözlü olarak birbirinize saldırmaya başladığınızda, ikinizden birisi bir tokat atar. Genellikle ilk tokatı atan kadınlardır çünkü kocasının dediği şeyden dolayı çok incinmiştir. Ne yazık ki ilk yumruktan sonra, fiziksel şiddet olağan olmaya başlar. Eve ya da evliliğe şiddet girdi mi, bu yıkımın önemli bir paçası haline gelir.

Hizmetimizde, evliliklerinde şiddet sorununu atlatmaları için kökenine inilmesi konusunda ikna edilirler ki bu sorunlar, saygısız tavırlar, sözü kesmek ve kelimelerini aşağılamak, isyan etmek, iyiliği yok etmek (İncil'in emrettiği gibi kadınlar boyun eğmez). Bu tanıklık gerçeği doğrular.

Tanıklık: Kendi Sözcükleriyle

Aşağıdaki hikayede kendimi buldum. Umarım bu hikaye başkalarına da bir teşvik olur. Tanrı'nın insanlara ulaşmasının birçok yolu vardır ve benim hikayem de bunlardan biridir; bu da yüreğin katılaşmasına bana "değersiz" ya da "aptal" denmesine neden olabilir, ancak Rab çok zor koşullar altında kocama ulaştı. Sevgili kız kardeşlerim, ismimi makalenin sonuna koymamanızı rica ediyorum. Endişem şu ki çocuklarım bunu okursa kocama saygı göstermeyebilirler.

Ben ve eşim kilise topluluğunda büyüdük ve lise aşıkları olarak evlendik. Ben her zaman ev hanımı olan bir anneydim, kocamsa bir otomobil tamircisiydi. İkimizde farklı aile yapısından geliyoruz. O dört erkek ve iki kız kardeşle büyüdü; ben ise iki kız olan bir ailede büyüdüm. Onun aile üyeleri her zaman yüksek sesle tartışan, fikir çatışması yaşayan, önemli bir noktaya değindiklerinde yumruk savuran kişilerdi. Benim ailemse, sessizdi. Ben ve kardeşim tartıştığımızda, bunu sessizce ve kötü niyetle yapardık. Öç alabilmek için kelimeler kullanmazdık; biz öç almak için bir şeyler yapardık.

Evliliğimizin başlarında, bizler yeni doğmuş Hristiyanlardık, fakat Tanrı'ya daha çok susamıştım. Kocam 23 yıldır olduğu yerden memnundu. İnancını ikrar etmişti ve cennete gideceğini biliyordu. Bu onun için yeterliydi. Diğer yandan ben ise, daha fazla bir şeylerin olması gerektiğini biliyordum. Tanrı'nın hayatım boyunca beni ayakta tutacak kadar yeterli olduğunu biliyordum ve etrafımda olan dünyadan daha farklı bir hayat yaşamak istiyordum.

Ekonomik zorluklarla mücadele ettik. İlk kızımızın doğumuyla birlikte zar zor tek odalı bir evde kalıyorduk. Kocam gergin bir ip gibiydi. Çocuğumuzu susturmaya çalışarak hayatımızı onun için daha huzurlu ve daha az rahatsız edici yapmaya çalışıyordum. Hafta içleri ilişkimiz daha iyiydi, çünkü çok fazla evde olmuyordu. Ancak hafta sonları kavga ediyorduk. Daha sonra ben de çocukken ablamda uyguladığım taktikleri uygulardım.

Bağırmayacak, kavga etmeyecek ya da çığlık atmayacaktım. Basitçe intikam alacaktım. Tartıştığımızda, akşam yemeği hazırlamazdım ya da bir hafta boyunca çamaşırları yıkamazdım ve o da kirli çamaşırlar giymek zorunda kalırdı. Onu sinir edeceğim bir şey yapardım. Fakat beni suçlayacak bir şey olmazdı yaptığım şey. Bundan dolayı yakayı ele vermezdim çünkü bariz değildi. Hayat birkaç yıl böyle devam etti. O zamanlar iki kızımız daha oldu, ve sonra benim gergin ip gibi olan kocam ve ben arasında ipler kopmaya başladı.

Bir cumartesi günü, fazladan gelen 20 doları nasıl harcamamız gerektiğini tartışıyorduk. Kocam maça gitmek istedi, bense bizi yemeğe çıkarmasını istedim. Bu para için ekstra çalıştığını ve biraz eğlenceyi hakkettiğini söyledi ve sırtını döndü. Bu yüzden onu birazcık dirseğimle ittim. (Sanırım hayatımızda sürekli olan tüm tartışmalar ve çekişmeler bir şekilde kardeşleriyle olan ilişkisini hatırlattı.) Hemen kolunu kaldırdı ve koluma elinden geldiğince sert bir şekilde vurdu. Hiç bir zaman bu kadar birine ya da bana karşı böyle öfkelendiğini görmemiştim.

Sanırım yaşadığım bu fiziksel acı duygusal ve ruhsal acının yanında hiçbir şey değildi. Bakın evliliğim dışında her alanda Rab'de büyümeye çalışıyordum. Rab'bin güvey olduğu, bizim de onun gelinleri olduğumuz ayetlerin olduğu Kutsal Yazılar'ı okumak işkence gibiydi ve bir şekilde evliliğimiz Mesih ile olan ilişkimizin örneği olmalıydı. Bu korkunçtu!

Evliliğim ve kocamla olan ilişkim, herhangi bir şekilde Mesih ile olan ilişkime yansıyorsa, başım büyük belada demektir! Eşime vur- mamla birlikte tabular yıkıldı ve o günden sonra eşim umutsuzluğa düştü. Gittikçe artan kavgalarımız bunun gibi patlak verecekti. Çocuklardan bunu saklamaya çalışırdım fakat bazı günler bunu saklamanın bir yolu yoktu. Sanırım bu beni her şeyden daha çok yaraladı.

Süleyman'ın Özdeyişleri bize "çocukların övüncü anne babalarıdır" der. Eğer babaları onların övünçleriyse, o zaman çocuklarım her şeye Tanrı'ya bile güvensizlik duyarak ihanete uğramış hissedebilirler. Bizler onlara Kutsal Yazılar'ı öğretirken, bu hasta evlilik şifa bulmasaydı, onlar Kutsal Yazılar'a bile güvenmeyeceklerdi.

Ve evet, kocamla ben evliydik ve boşanmamış olsak da, evliliğimiz bitmişti. Kilisedeki hiç bir arkadaşıma yaşadıklarımdan hiç bahsetmedim. En yakın arkadaşlarımdan birine tavsiye almak ya da uzun uzadıya konuşmak için "kuzenimin" böyle bir şey yaşadığını anlattım. Ama bu arkadaşın bana verdiği tüm tavsiyeler, canavarı terk etmem gerektiği ile ilgiliydi. Bu tür bir muamele için isimler olduğunu ve böyle bir adamla sadece bir aptalın kalacağını söyledi.

Ancak bir sorun vardı. Birkaç yıl önce Tanrı'ya vermiş olduğum yemindi, bu adamla hastalıkta ve sağlıkta, iyi günde ve kötü günde, ölüm bizi ayırana kadar kalacaktım…Ve evlendiğim adam için varlığımda kesinlikle sevgi kalmadığını hissetmeme rağmen, yine de Tanrı'yı seviyordum. Tüm varlığım ile Tanrı'yı seviyordum. O kadar çok seviyordum ki, yedi yıl önce O'nun önünde söylediğim evlilik yeminlerimi bozmayacaktım.

Kocamla birlikte kalmak Rab'bin huzurunda evlendiğim gün verdiğim bir sözdür. Cennetteki Babamız'ın yardımını istedim. Geçmişte çoğu kez seküler kitaplara başvurdum. Arkadaşlarımın kocaları hakkında kötü konuşmalarını vb. şeylerini dinledim. Tek yolun Rab'bi aramak ve O'ndan yardım istemek olduğunu biliyordum.

Rab, Gerçeği bana çok basit yollarla açıkladı. Dünyanın yapmamızı istediği gibi kocamı suçlamayı bırakmam ve evliliğimde yanlış yaptığım şeylere bakmam gerekiyordu. Eşime karşı duyduğum nefret, öfke ve kızgınlığı bir kenara koyarak, bu duyguları affedilme, anlayış ve sevgi ile değiştirmeye karar verdim. Kocamı birçok yönden mutsuz ettiğim için bile tövbe ettim ve Rab beni değiştirmeye baş- ladı!

Anlatacak çok şey var, ama sadece Tanrı'nın değiştirme işlerinde iyi olduğunu söyleyeyim. Tüm hayatımızı O'na verirsek, en karanlık saatlerimizde bize rehberlik edecektir! Şimdi 21 yıldır aynı adamla evliyim. Benim yaklaşık 11 yıl önce yaptığım gibi, O da tüm haya- tını Tanrı'ya verdi bu yüzden artık aynı adam değil. Kızgınlığı ve varlığımın her gözeneğinden sızan nefreti hissettiği gibi, o da ona doğru akan sevgiyi ve bağışlanmayı hissetmeye başladı.

Şimdi eskiden yaptığımız gibi tartışmıyoruz, çünkü ikimiz de birbirimizi o kadar çok seviyoruz ki diğerinin istediğini istiyoruz. Artık birbirimizin ihtiyaçlarına öncelik veriyoruz. Tanrı mükemmeldir! Bakın, önce Tanrı beni değiştirdi, sonra da kocamı değiştirdi! Fakat değişimi yapan Rab'di.

Tanıklık: Beni Kanatlarının Gölgesinin Altında Tut

Elaine* çok fazla kötü muameleye maruz kalmıştı. İlk çocuğuna hamile kaldığı andan itibaren, kocası defalarca, öfkeyle ona kötü davrandı. Her şeyi denemişti: barınakları, dostlarının evlerini, anne babasının evine geri dönmeyi, hatta kanunları bile ama hiçbir şey kalıcı değildi.

Kocası şiddet gösterdikten sonra pişman olur, vicdan azabı çeker hatta ona kibar davranırdı. Olanları "telafi etmeye" çalışırdı. Kendisine onu "affetmesi" için yalvarırdı. Hristiyan olduğu için affederdi. Çok kısa süre geçmeden kocası tekrar şiddete başvururdu.

Üçüncü çocuktan sonra, artık umudu kalmayınca, kendi canına kıymayı düşündü. Nasıl olur da çocukları bu şiddet dolu adamla bırakabilirdi? Onların da küçük hayatlarına kıyması gerekiyordu ama bu bir cinayet olurdu! Kocasını öldürmeyi birçok kez düşündü, özellikle kocası onu dövdüğünde. Nasıl olur da bir Hristiyan böyle düşünebilirdi?

Bir gece, kilisesinde olan dua toplantısına gitti. Bir çağrı yoktu fakat Elaine yavaş bir şekilde son ilahi boyunca kilisenin önüne doğru yürüdü ve tüm yüklerini oraya bıraktı. Hatırladığı kadarıyla ilk kez, her şeyini Rab'be bıraktı.

Acılarını haçın dibine gözyaşlarıyla bıraktı. Her şeyi O'na verdi. Teslim oldu. "Tanrım eğer bu adamla kalmamı istiyorsan, kalacağım. Tekrar kaçmaya ya da yardım aramaya çalışmayacağım. Onu ve bana verdiğin hayatı kabul edeceğim. Çocuklarım senindir. Bizimle ne yapmak istiyorsan yapabilirsin."

* Gerçek ismi değil

Elaine rahatlamış bir şekilde eve döndü, sonunda bir şeyler yüreğinde netleşmişti. Ertesi gün, çocukları okuldayken, o ve bebeği market alışverindeyken, Tanrı hayatına geldi. Kocası işi bıraktı, eve geldi her şeyi topladı. Elaine'nin kocası o gün ortadan kayboldu. Bu 21 yıl önceydi.

Elaine 20 yıldan uzun süredir görmediği ya da duymadığı bir adamla hala yasal olarak evli. Çocukları büyüdü, onun en genç kızı yeni evlendi. O ve çocukları Rab'le yakınlar. Elaine hala "kanatlarının gölgesinde gizli" bir şekilde yaşıyor (Mezmurlar 17:8).

"Kardeşlerimiz Kuzu'nun kanıyla ve ettikleri tanıklık bildirisiyle onu yendiler. Ölümü göze alacak kadar vazgeçmişlerdi can sevgisinden" (Vahiy 12:11).

Daha çok güçlü tanıklık okumak isterseniz, sitemizi (RMIEW) ziyaret ediniz.

Tanrı'dan öğrendiklerime dayanarak, Tanrı'nın kocamı Kutsal Ruh'la donatmasına izin vereceğime söz veriyorum. Onun yerine yüzünü arayarak "tüm arzu ve endişelerimi dua ederek getireceğim." Kocamı kazanmanın tek yolunun doğruluk olduğunu, özellikle de şu anki şartlarımda "söze gerek kalmadan" saygılı ve alçakgönüllü bir ruhla kabul ediyorum. Bana zulmeden kişiler için şükredeceğim, dua edeceğim ve kötülüğü iyilikle yeneceğim. Bir bedenin omuzlarında güven bulacağıma Rab'be ve O'nun korumasına güveneceğim."